Türkiye – Hüseyin Gelis https://gelis.org Fri, 28 Dec 2018 11:02:33 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.5.5 Nice mutlu yıllara… https://gelis.org/tr/2018/12/28/nice-mutlu-yillara/ https://gelis.org/tr/2018/12/28/nice-mutlu-yillara/#respond Fri, 28 Dec 2018 11:00:48 +0000 https://gelis.org/?p=1060 2019’a kısa bir süre kaldı. Her yıl sonunda geriye dönüp bakmanın ve yapılanları değerlendirmenin, yol haritasına bir göz atmak ve bundan sonra atılacak adımları belirlemek açısından önemli olduğunu düşünürüm.

Geride bırakmaya hazırlandığımız 2018, hem dünyada hem de ülkemizde ekonomik ve politik açıdan pek çok zorluğu barındıran bir yıl oldu. Kolay bir yıl değildi, evet; ama biz 162 yıldır Türkiye’de faaliyet gösteren “Alman kökenli bir Türk şirketi” olarak ülkemize duyduğumuz güven ve sevgiyle yolumuza emin adımlarla devam ediyoruz. Bu yıl da Türkiye ekonomisi ve topluma katkı sağlayan pek çok çalışma gerçekleştirdik, faaliyet gösterdiğimiz alanlarda yeni yatırımlarla ülkemizin önde gelen projelerine imza attık.

2018, Almanya-Türkiye arasındaki ilişkilerin gelişimi açısından da önemli bir yıl oldu. Türkiye’de faaliyete geçtiğimiz 1856 yılından bu yana Siemens olarak hep büyük projelerin ve ilklerin içinde yer alırken, diğer yandan da Almanya-Türkiye ilişkilerinde aktif bir rol üstlendik. Bugün de her iki ülke arasındaki bağları pekiştirmek için üstümüze düşen görevleri önemsiyor ve yerine getiriyoruz.

Türkiye-Almanya arasında sağlam ekonomik temelleri olan ve büyük potansiyel barındıran bir iş birliği tablosu var. Geçmişte yaşanan ve dar bir zaman dilimini kapsayan sıkıntıların ardından son dönemde ilişkilerin daha iyi bir noktaya geldiğini memnuniyetle görüyorum. Örneğin bu yılın başlarında Siemens’in global CEO’su Joe Kaeser, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı ziyaret etti. Nisan ayında o dönem Enerji Bakanı, şimdi ise Hazine ve Maliye Bakanımız olan Sayın Berat Albayrak ile birlikte Berlin’de Siemens Eğitim Merkezi’ni gezme fırsatımız oldu. Bu ziyaret sırasında kendisi, “Almanya, Türkiye için vazgeçilmez bir partnerdir” açıklamasında bulundu.

Bunun en güzel kanıtı Ekim ayında TÜSİAD ev sahipliğinde, Siemens Türkiye’nin desteğiyle İstanbul’da düzenlenen BRICA Zirvesi oldu. Pek çok dünya lideri BRICA Zirvesi için İstanbul’da bir araya geldi. Önümüzdeki dönemde Siemens Türkiye olarak bu girişim kapsamında gerçekleşecek projelere, inovatif ve dijital teknolojiler sunmaya hazırlanıyoruz. Başarılı, açık ve adil bir uluslararası iş birliğini destekleyerek ülkemize katkı sağlamaya devam edeceğiz.

Evet, 2018 sadece ülkemiz değil tüm dünya için kolay bir yıl değildi. 2019 da yine kendine özgü zorlukları beraberinde getirecek. Fakat şunu söyleyebilirim ki; Siemens çatısı altında tam 40 yıldan bu yana yedi farklı ülkede çalıştım, pek çok zorluk ve kriz yaşadım. Tüm bu süreçte uzun vadeli düşünmenin, işbirliğinin ve insana değer vermenin ne kadar önemli olduğunu deneyimledim. Siemens Türkiye’de uzun vadeli planlara odaklanarak bu yaklaşımı başarıyla hayata geçirdiğimize inanıyorum. Çünkü biz 162 yıldır iyi günde de kötü günde de ülkemize hep inandık ve güvendik. Türkiye’nin de Siemens’e güvendiğini iyi biliyoruz.

İşte bu duygu ve düşüncelerle, güven ve sevginin gücüyle, 2019 yılında yine yepyeni başarılara imza atacak olmanın heyecanını yaşıyorum.

2019’un sizler için güzelliklerle dolu bir yıl olmasını diliyorum.

Yeni yılınız kutlu olsun!

]]>
https://gelis.org/tr/2018/12/28/nice-mutlu-yillara/feed/ 0
“Türkiye’ye inanıyoruz, yanınızdayız” https://gelis.org/tr/2016/07/30/turkiyeye-inaniyoruz-yaninizdayiz/ https://gelis.org/tr/2016/07/30/turkiyeye-inaniyoruz-yaninizdayiz/#respond Sat, 30 Jul 2016 10:43:21 +0000 https://gelis.org/?p=907 Ülkemizde ve dünyada hepimizi üzen terör saldırılarının ne yazık ki yoğunlaştığı bir dönemde yaşıyoruz. Daha önce değindiğim bir konuyu tekrar gündeme getirmekte fayda var: Bu tür olaylara karşı duyarlılığımızı, ayrıca insanlığa ve içinde yaşadığımız topluma inancımızı kaybetmememiz gerekiyor. Bunu sadece bireysel değil kurumsal bir sorumluluk olarak da görmemiz gerek.

Siemens olarak İstanbul Atatürk Havalimanı’nda yaşanan terör saldırısından büyük üzüntü duyduk. Bu üzüntü aynı ölçekte şirketimizin global merkezi tarafından da paylaşılıyor. Şirketimizin global yönetim kurulundan çalışanlarımıza gönderilen taziye ve “Türkiye’ye inanıyoruz, yanınızdayız” mesajı bunun somut göstergesi oldu. Gerçekten de bu mesajda da belirtildiği gibi ülkemizin geleceğine inanmaktan vazgeçmemeliyiz. Geleceğimiz bu inanç, çalışkanlık ve iyi niyet üzerinde yükselecektir.

Bu vesileyle son saldırıda hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, sevenlerine başsağlığı ve tüm yaralılara acil şifalar diliyorum.

]]>
https://gelis.org/tr/2016/07/30/turkiyeye-inaniyoruz-yaninizdayiz/feed/ 0
Ülke olarak zor bir zamandan geçiyoruz. https://gelis.org/tr/2016/07/21/ulke-olarak-zor-bir-zamandan-geciyoruz/ https://gelis.org/tr/2016/07/21/ulke-olarak-zor-bir-zamandan-geciyoruz/#respond Thu, 21 Jul 2016 10:38:29 +0000 https://gelis.org/?p=904 Klişeler bazen fazla ‘klişe’ ve hiçbir şey söylemiyor gibi görünebilirler ama aslında uzun zamanlardan, genellikle de zorlu tecrübelerden süzülüp gelirler.

Şu anda gerçekten de ‘birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyduğumuz’, birbirimize en fazla kenetlenmemiz ve daha önce başka vesilelerle de belirttiğim üzere ülkemize en çok güvenmemizgereken bir dönemin içindeyiz. (“Ülkemize Güvenmek”)

Türkiye gibi hem köklü bir tarihi bulunan hem de son derece büyük bir potansiyele sahip bir ülke için demokrasiden başka yol yoktur. Bu sebeple temel demokratik değerlere ve haklara sonuna kadar sahip çıkmalıyız. Daha evvel de zorlu badireler atlatan ülkemiz, bundan sonra da modern dünyanın, gelişme yolunda emin adımlarla ilerleyen bir üyesi olarak kalmaya devam edecektir. Bundan şüphe etmiyorum.

Umudumuzu ve moralimizi hep yüksek tutmak, yalnızca kendimize ve ülkemize değil yarınlarımız olan çocuklarımıza karşı da görevimizdir. Her birimiz, her ne işle uğraşıyor isek onu en iyi biçimde yapmaya devam etmeliyiz. En zorlu zamanları nasıl atlattığınız, ne kadar güçlü olduğunuzun en iyi göstergesidir.

Daha önce de benzer durumlardan ve pek çok ağır krizden çıkmayı başaran bir ülke olarak Türkiye’ye güvenimizde hiçbir değişiklik yoktur. Bunu yakın dönemde yaşanan başka üzücü olaylar sonrasında da ifade etmiştik (‘Türkiye’ye inanıyoruz, yanınızdayız’). Siemens olarak Türkiye’de 160. yılımızı kutlayabiliyor olmamız bu güvenin hiçbir zaman sarsıntıya uğramamasından kaynaklanmıştır.

Bir kez daha vurgulamak istiyorum ki demokratik bir ülkede daha aydınlık yarınlara hep beraber yol alabilmek adına bir arada durmalı ve yaptığımız iş her ne ise onu en iyi şekilde yapmaya devam etmeliyiz.

Ülkemiz ve hepimiz için en iyi dileklerimle

]]>
https://gelis.org/tr/2016/07/21/ulke-olarak-zor-bir-zamandan-geciyoruz/feed/ 0
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın önemi ve anlamı üzerine https://gelis.org/tr/2015/10/29/29-ekim-cumhuriyet-bayraminin-onemi-ve-anlami-uzerine/ https://gelis.org/tr/2015/10/29/29-ekim-cumhuriyet-bayraminin-onemi-ve-anlami-uzerine/#respond Thu, 29 Oct 2015 08:22:17 +0000 https://gelis.org/?p=1034 Türkiye Cumhuriyeti’nin ilan edildiği 29 Ekim 1923 tarihinden bu yana 92 yıl geçti. Türkiye’nin kendini yeniden yaratma sürecinin ilk adımı olan Cumhuriyet, bu 92 yıl boyunca pek çok dönemeçte her adımını öğrenerek ve gelişerek attı. Gelişirken büyüdü; nüfusunu 14 milyondan 80 milyona taşıdı.

Atatürk’ün “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” sözünde de vurguladığı gibi; Cumhuriyet, 80 milyonu oluşturan her bir ferdini eşdeğer kabul ediyor ve her bir ferdinin özgürlüğünü, yaşamsal haklarını üstün tutuyor.

İçinden geçtiğimiz üzüntülü günlerde Cumhuriyet’i coşku ve neşe ile kutlayamasak da, önemi ve anlamı üzerine daha fazla düşünerek idrak etmemiz gerektiğine inanıyorum.

Çalışarak, üreterek, cumhuriyetimizin değerlerini koruyarak ülkemizi hergün bir adım daha ileriye taşımanın hepimizin en büyük sorumluluğu olduğunu bu vesile ile bir kez daha belirtiyor ve 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nızı kutluyorum.

]]>
https://gelis.org/tr/2015/10/29/29-ekim-cumhuriyet-bayraminin-onemi-ve-anlami-uzerine/feed/ 0
Kadınlar Günü’nü kutlarken ‘bir gözümüz ağlıyor, bir gözümüz gülüyor!’ https://gelis.org/tr/2015/03/08/kadinlar-gununu-kutlarken-bir-gozumuz-agliyor-bir-gozumuz-guluyor-2/ https://gelis.org/tr/2015/03/08/kadinlar-gununu-kutlarken-bir-gozumuz-agliyor-bir-gozumuz-guluyor-2/#respond Sun, 08 Mar 2015 15:58:54 +0000 https://gelis.org/?p=950 Bugün 8 Mart Dünya Kadınlar Günü…

Dünya Kadınlar Günü Türkiye’de 1921 yılından bu yana kutlanıyor. Ancak esas durumu değerlendirdiğimizde gerçek olan şu ki: “Bir gözümüz ağlıyor, bir gözümüz gülüyor!” Şu anda bir kutlama mesajı yazıyorum ama aklımdaki konular ülkemizde hergün meydana gelen, kadınlara yönelik acı veren yeni olaylar… Bunlara değinmeden bu mesajı yazmam mümkün değil.

Bir yandan Türk kadınının her alanda yer alması gerektiğini, Türk ekonomisinin ancak bu şekilde büyüyüp ilerleyeceğini söylüyor, bir yandan da kadınlarımıza bariyerler örüyoruz. Toplum olarak kadınları korumuyor, doğal hakları olan eşit muameleyi göstermiyoruz; aksine kadınlara zarar veriyor ve pek çok noktada onları engelliyoruz. Türkiye’yi yasa boğan bir olayla Özgecan Aslan’ın hayatını kaybetmesi, ardı ardına yaşanan kadına yönelik şiddet olayları kadın olmanın zorluklarını bize her defasında acı bir şekilde gösteriyor. Ülke olarak önümüzde uzun bir yol olduğunu bu tarz olaylarla bir kez daha anlıyoruz.

Kadınlarımız ise tüm bu zorluklara, hatta eşitsizliklere rağmen yılmadan, büyük bir azimle kimliklerini ortaya koyarak okuyor, kariyer sahibi oluyor, önemli konumlara yükseliyorlar.

Peki bize düşen sorumluluk ne? Hepimizin, kadın kimliğini hak ettiği yere taşımak için üzerimize düşen sorumluluk, kadın-erkek eşitliğinin sağlanmasına yönelik çalışmalarımıza devam etmek ve cinsiyet eşitliğini geliştirmeye verdiğimiz desteği daha da artırmak olmalı. Bugünü bu sorumluluğu üstlenerek kutlamamız gerektiğini düşünüyorum.

Bu anlamda kadına şiddetin olmadığı, kadınların da erkekler gibi özgür ve eşit yaşadığı bir gelecek umuduyla tüm kadınların Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyorum.

]]>
https://gelis.org/tr/2015/03/08/kadinlar-gununu-kutlarken-bir-gozumuz-agliyor-bir-gozumuz-guluyor-2/feed/ 0
Ülkemize Güvenmek https://gelis.org/tr/2014/02/12/ulkemize-guvenmek/ https://gelis.org/tr/2014/02/12/ulkemize-guvenmek/#respond Wed, 12 Feb 2014 14:50:37 +0000 https://gelis.org/?p=967 Kısa bir süre önce Almanya’daydım. Tüm dünyada başarı göstermiş olan en büyük KOBİ’lerin liderlerinin davetli olduğu bir toplantıya konuşmacı olarak ben de davet edilmiştim. Malum, bana Türkiye’yi ve Türkiye’nin bugünkü durumunu sordular. Onlara Türkiye’yi anlattım. Toplantı konumuz siyasi içerikli olmadığından, ekonomik anlamda sorularını yanıtlamaya çalıştım. Türkiye’nin büyük bir ilginin odağında olduğunu söylemeliyim. Bu toplantıda bunu bir kez daha gördüm.

Türkiye’nin durumunu değerlendirdiğimde, sadece zor zamanlardaki Türkiye değil, sadece var olan problemleriyle bir Türkiye değil, aksine; ileriye doğru, istikbalimizi hedef alan bir bakış açısıyla düşüncelerimi bir de satırlara aktarmak istedim. Aslında bir iş insanı olarak, ülkemizi bu kapsamda değerlendirip, dışarıya bu bakış açısıyla yönlenmemiz gerektiğini düşünmekteyim. Tabii ki problemlerimiz yok, demiyorum; sıkıntılarımız, sorunlarımız var; ancak bu sorunları çözmeye odaklanmalıyız.Türkiye’ye, Türkiye’nin geleceğine bir borcumuz ve sorumluluğumuz var. Ülkemize olan güvenimizi dışarıya yansıtmamız gerektiğini düşünüyorum.

Hayat sürekli problem çözmektir

Ülke olarak bugünlerde içinde bulunduğumuz zamanı ‘zor bir dönem’ olarak tanımlamak sanırım yanlış olmaz. Kısa vadede ekonomik bazı sıkıntılarla karşılaşmamız da olası ama bu durum, Türkiye’nin orta-uzun vadede geleceğinin parlak olduğu gerçeğini değiştirmiyor.

Ülkelerin geleceğine orta ve uzun vadede bakmak çok daha isabetli bir yaklaşımdır.Türkiye güçlü bir ülke. Yenilikçi düşünceye son derece açık ve eğitim seviyesi göreceli olarak yüksek genç bir nüfusumuz var. Yaş ortalamamız 29. Yine bir krizden ders alarak oluşturduğumuz sağlam bir finans sistemine sahibiz. Ve bir ülkenin büyümesi veya potansiyeli yalnızca bir tek yılda gösterdiği performansla ölçülemez. Yalnızca Türkiye’de değil dünyanın her yerinde zaman zaman dalgalanmalar olabilir. Önemli olan ‘gerçekte ne olduğumuzu ve ne’ye muktedir olduğumuzu’, ya da eskilerin deyimiyle ‘kim olduğumuzu’ unutmadan, geleceğimizden asla umudu kesmeden sorunlarla yüzleşmek ve bu sorunları aşmak niyetiyle kolları sıvamak.

]]>
https://gelis.org/tr/2014/02/12/ulkemize-guvenmek/feed/ 0
Alman Şirketleri Türkiye’de Nasıl Başarılı Olabililer? https://gelis.org/tr/2014/01/14/alman-sirketleri-turkiyede-nasil-basarili-olabililer/ https://gelis.org/tr/2014/01/14/alman-sirketleri-turkiyede-nasil-basarili-olabililer/#respond Tue, 14 Jan 2014 16:08:54 +0000 https://gelis.org/?p=507 Türkiye’de ,“Bir fincan kahvenin 40 yıl hatırı vardır” diye bir deyim vardır. Türkiye gibi bir ülkede, uzun vadeli ilişkiler hem sosyal yaşamda hem de iş dünyasında birinci derecede önemlidir. Bu yüzden Siemens, Türkiye’ye 150 yıldan daha uzun bir zaman önce gelmiş ve bir daha da buradan ayrılmamıştır. Siemens olarak, Türkiye’de artık, ‘Alman kökenli bir Türk şirketi’ şeklinde algılanıyoruz.

150 yıldan daha uzun bir zaman önce Türkiye’de faaliyete başladığı ilk zamanlardan bu yana, Siemens, pek çok kişinin yaşamına dokunmuş ve Türk endüstrisinin gelişim sürecindeki ayaklardan biri olmuştur. Siemens olarak, elektriğin Türkiye’ye taşınmasında; Osmanlı saraylarının aydınlatılmasında; evlere televizyon altyapısının getirilmesinde rol alan ilk şirketlerden biriyiz. Ayrıca, bundan tam olarak 100 yıl önce, 1913 yılında ilk tramvayı da Türkiye’ye biz getirdik. İronik olan, 100 yıl sonra, 2013 yılında ilk ‘çok yüksek hızlı treni’ de Türk hükümetine biz teslim ettik.

Doğu ile Batı arasında bir köprü olarak Türkiye, üretim yapmak ve hizmet sağlamak için oldukça cazip bir merkez. Dünyanın 16. büyük ekonomisi ve ayrıca AB Gümrük Birliği üyesi kimliği ile Türkiye, Alman şirketleri için büyük fırsatlar sunuyor. Türkiye’nin en büyük avantajlarından biri, yaklaşık 4,5 milyon kişilik genç iş gücü. Genç ve eğitimli iş gücü ülkenin büyük değerlerinden birini oluşturuyor. Bu genç güç, dinamik ve ayrıca ‘yeniliklere de açık.’

Türkiye’de, Doğu ve Batı kültürleri arasında hareket edebilen, kendine güvenli genç iş adamları ve iş kadınlarından oluşan yeni bir kuşak yetişiyor. Çeşitlilik konusu genç nüfusun yanı sıra başka pek çok boyuta da sahip. Ülkede büyük bir kadın mühendis ve avukat nüfusu var; ayrıca, proje yönetimlerinde yer alan ciddi sayıda kadın, önemli bir farklılaşma noktası. Türkiye’de başarılı olabilmenin temel faktörü, çeşitliliğe sahip entelektüel bir sermayeyi yarar sağlar hale getirmektir.

Hangi ülkede iş yaparsanız yapın kültürel boyutlar her zaman çok önemlidir. Pek çok ülkede aynı iş dünyası dilinin kullanılıyor olması, her yerde aynı iş kültürüne sahip olunduğu anlamına gelmez. Türkiye şu anda kendini yeniden keşfettiği bir dönüşüm sürecinden geçiyor ve geleceğe doğru kendine özgü yolunu arıyor. Batı, bu süreçte önemli bir kıstas, ancak özellikle Türkiye’deki yeni nesil, Doğu ve Batı kültürleri ve değerlerinin bir sentezi aracılığı ile kendi doğru yollarını bulmaya çalışıyor.

Türkler yapı olarak doğaldır, spontane davranırlar, heveslidirler ve risk almaya daima hazırdılar; strateji onlar için biraz daha ‘sonradan’ gelir. Bu Almanların alışık olduğu yoldan farklı olabilir, fakat bu durum, Türklere iş yapmada zaman ve hız avantajı sağlıyor. Alman şirketleri, önce stratejik riskleri değerlendirir, daha sonra gerçekten harekete geçerler. Bu sebeple, zaman zaman daha yavaş, daha tedbirli ve daha tereddütlü bir görüntü çizebiliyorlar. Tüm bunlar nedeniyle, güçlü yönleri, kültürleri ve değerleri kaynaştırmak, Türkiye gibi bir ülkede önyargılardan uzak biçimde başarılı olabilmek için önem taşıyor.

Siemens olarak 150 yıldan daha uzun bir süredir Türkiye’de faaliyet gösteriyoruz. Türkiye’de 3 üretim tesisi ve 3000 çalışanımızla, katma değerli üretime ve Ar-Ge’ye katkıda bulunuyor, ülke çapında servis ağı kurabiliyoruz. Benim için uzun vadeli başarımız Türkiye’deki iş kültürünü anlamaya, müşterilerimizin ve toplumun güvenini kazanmaya ve sürdürülebilirlik için sıkı bir şekilde çalışmaya dayanıyor. Buna ek olarak başarı, kendimize ve yaptığımız işe inanmak ve hedeflerimize ulaşmak için alışılagelmişin dışında düşünebilmek becerisinde de yatıyor.

Bir ülkede sürdürülebilirlik sağlayabilmek, aynı zamanda o ülkede topluma ne verdiğinizle de bağlantılı. Siemens olarak, Türk üniversitelerindeki başarılı öğrencilerin daha üst düzeyde eğitim almasına destek oluyoruz. Mühendislik disiplinlerindeki öğrencilere burs sağlarken, kadın öğrencilerle engellilere öncelik tanıyoruz. İstanbul’da kurduğumuz ‘Siemens Sanat’ merkezi ile genç sanatçıları destekliyor; ayrıca, genç opera sanatçılarının eğitimlerine Avrupa’da devam edebilmeleri için burslar sağlıyoruz. Bir yandan Türk endüstrisinin gelişimine tanıklık ederken bir yandan da ülkedeki kültürel gelişmelerin bir parçası olmaktan gururluyuz.

Uzun yıllardır Türkiye’de başarılı olabilmiş bir Alman şirketi olarak, Alman şirketlerine tavsiyemiz, Türkiye’de ‘sürdürülebilir iş gerçekleştirmeleri’. Türk ekonomisi son yıllarda daha açık ve liberal bir ekonomiye dönüştü ve iş yapmak da artık daha az bürokratik hale geldi. Türkiye gibi gelişmekte olan bir ülkede değişen iş dünyası iklimine zamanında ve yerinde aksiyonlarla uyum sağlamak çok önemli ki bu da ancak ‘sürdürülebilirlikle başarılabilir.

]]>
https://gelis.org/tr/2014/01/14/alman-sirketleri-turkiyede-nasil-basarili-olabililer/feed/ 0